Zuhal'in Müzesi

4 Kasım 2010 Perşembe

kısayol tuşu

Hayatımızın da bir kısayol tuşu olsa fena olmaz hani...Ordan biyerden hoooooppp çeeek gelsin masa üstüne...İşte bu kadar...

Yoksa hayat çok zahmetli. Hele de benim gibi her türlü zahmete katlanamayanlardansanız. Kolayı  severseniz işiniz daha da zor. Aslında o kadar da kolaycı değilde biraz korkağım diyelim. Kendime bu haksızlığı da yapamam yazık olur.

Hayatımın en büyük korkusu hayal kırıklığına uğramaktır aslında. Şimdi bu nasıl oluyor değil mi?  Oluyor işte. Hayal kurmak hayatımın anlamı. Ama her hayalimin arkasından biri böğğğ yapıyor çok kaptırma kendini diye. Kim ki bu? Deli mi ne? Bi rahat bıraksa...

O yüzden istiyorum kısayol tuşu. Herşey spontane , hızlı hızlı erişsin hayatımda. Bunu yapmak kendi elimizde belki de. Korkusuzca herşeyin üstüne gittiğimizde böyle oluyor zaten. Yok ama bekler durursak korkudan ,benim gibi,  uzuyor da uzuyor. Bir bakıyorsun otuzunu geçmişsin ama ortada birşey yok. Hayal ettiklerinin kenarından geçmiş ama içeriye kadar yürüyememeişsin. Varmı böyle bir hayat. Kızıyorum böyle hallerime, korkaklıklarma. Hayatımı bunları aşmaya çalışarak yaşıyorum sanki. Erişimde bir problem var. Aynı hattan bu kadar bilgisayar çalışmıyor. Çok dertlendim yine ama iyi oldu ben rahatladım okuyan şişsin napim. :))

2 yorum:

neval dedi ki...

iki dertli okuyup okuyup şişeriz artık ahh bu atalet duygusu bir de öğrenilöiş çaresizliğimiz var bu milletei tvlere mahkum eden
yeter de artar bile !
(bu akşamın dertli düdükleri biziz galiba)

Zuhal'in Müzesi dedi ki...

içimden bağıra bağıra düdüğe benzediğim kesin...:))