Zuhal'in Müzesi

24 Aralık 2012 Pazartesi

Mim...

Sevgili Aslı beni mimlemiş. Vallahi ne yalan söyleyeyim kendim yazıp kendim okuyorum zannediyordum. Birilerinin benden haberdar olması pek hoşuma gitti. Böyle hissettirdiğin için çok teşekkürler Aslı. :)

***

Mantığın mı yoksa duyguların mı ön plandadır?

Bende hangisinin öne çıkacağı pek belli olmuyor. Duruma göre değişiyor sanırım. Bir bakıyorum en kritik kararları kalbimle almışım, bir bakıyorum  ciddi ciddi, mantığımı çalıştırıyorum. Sanırım böyle olması gerekiyor. Sadece biriyle olmaz. Mantık ve kalp beraber çalışmalı. Arada bir biri diğerine ''kardeşim sen az çekil şöyle bu konu bende'' demeli

İnsanlar niye mutlu değiller? Niye gözlerinin önündeki mutlulukları görmüyor ve şükretmesini bilmiyorlar?

İnsanlar mutlu değil çünkü daha çok maddi şeye sahip olduğunda mutlu olunacağını sanıyor. Özellikle yeni yetişen toplum böyle.Halbuki elektrikler kesildiğinde bile mutlu oluyorum ben o an dünyada sadece ben, eşim ve cici kızım kalıyor gibi. Hiç birşey dikkatimizi dağıtamıyor. Öylece oturuyorum boş boş.
İnsana empoze edilen yaşam mutlu olmasına engel oluyor.Ama yine de herşeye şükretme taraftarı değilim. Bu biraz polyannacılık oluyor. İnsan mutlu veya memnun değilse şükredemezki.


Çok para harcayıp, keşke almasaydım ya da harcamasaydım dediğin bir şey var mı?

Olmaz mı? Hem de neler neler. Ama çok para harcayarak değil. İlk aklıma gelen Deniz Lal için aldığım müzikli dönence. Müzik kutusu elimde kaldı çünkü.

Haklı olduğun bir konuda kendini savunur musun? Yoksa susmak adalet mi dersin?

Ben beni anlamayacak hiçbir insan için çene kaslarımı yormam. 

Tok gözlü müsün? Yoksa her şeyim olsun diyenlerden misin?

Tok gözlüyüm.  Herşeyin mütevazi olanına sahip olsam yeter bana. Yani zaruri ihtiyaçların.



Hiç yorum yok: